Yapay zeka son zamanların en popüler konularının başında gelmeye devam ediyor.
İnsanın tek silahının şüphesiz akıl olduğunu belirten Prof.Dr. Celal Şengör, insanın kendi aklından daha üstün bir akıl yaratmaya müktedir olup olmadığını, bu aklın insanı ortadan kaldırıp, insanlığın sonunu getirebilir mi? konularında değerli fikirlerini paylaştığı Habertürk Gazetesinin Youtube’a özel hazırlamış olduğu söyleşisinde sizlerle buluşuyor.
İNSANOĞLU, düşünmeye başladığı andan itibaren merak ederek öğrenmek, çevresinde olan biteni anlamak istemiştir. Bu biyolojik evrimin insana verdiği bir dürtüdür. İnsan, fiziksel olarak zayıf bir varlıktır. Ne kendini koruyabilecek doğal silahları (boynuz, tırnak, zehir vb.) ne de hız, uçmak gibi düşmanlarından kaçışını kolaylaştıracak becerileri vardır. Tek silahı aklıdır.
Bu nedenle insan her şeyden önce çevresini öğrenmeye ve anlamaya çalışmıştır: Avcı avlayacağı hayvanları tanımaya, kendisi gibi onları avlamak isteyen yırtıcılardan korunmaya özen göstermiş; toplayıcı, toplayacağı bitkilerin, meyve ve tohumların hangi nebatlarda olduğunu öğrenmeye çalışmış; her iki grup da barınabileceği yerler (mağaralar, kovuklar) aramış; yağmur, kar, yıldırım gibi doğa olaylarından sakınmaya çalışmıştır.
Ancak bu sakınma ve arama işinde insan, diğer hayvanlarda olmayan bir yöntem de geliştirmiştir: Anlamak.
İnsan, eğer avını, düşmanını, bitkilerin davranışını (çiçek açma, tohum düşürme zamanları gibi) doğa olaylarını anlayabilirse onların davranışlarını önceden kestirebileceğini düşünmüş ve böylece tedbir alabileceğini kurgulayarak karşısındakileri anlamaya çalışmıştır.
VARSAYIMDAN BİLİME GİDERKEN: DOGMALAR VE KÜLTÜR
İşte bu anlama işinde insanın en önemli yardımcısı hayal edebilme gücü olmuştur. İnsan avının ne yapabileceğini, yırtıcının nereden nasıl saldıracağını, bitkilerin nasıl gelişeceğini, doğa olaylarının nasıl meydana geleceğini hayal etmeye başlamış, kafasında onlarla ilgili kurgular yaratmaya başlayarak ilk varsayımları geliştirmiştir. Bu varsayım geliştirme işi, ilk bilimsel düşüncenin uyanışı olarak görülebilir.
18 Aralık 2017 tarihinde Habertürk Gazetesinde yayınlanan Prof.Dr. Celal Şengör’e ait “İnsanın tek silahı: Akıl” başlıklı yazısının tamamını aşağıdaki linki tıklayarak okuyabilirsiniz.
Kaynak :Gazete Habertürk
http://www.haberturk.com/yazarlar/celal-sengor-2466/1758942-insanin-tek-silahi-akil
Prof.Dr. Celal Şengör kimdir?
24 Mart 1955’te İstanbul’da doğdu. 1973 yılında Robert Academy’yi bitirdi, 1978’de State University of New York at Albany’den jeolog olarak mezun oldu. 1979’da master, 1982’de de aynı üniversiteden doktora aldı. 1981’de İTÜ Maden Fakültesi, Genel Jeoloji kürsüsüne asistan oldu.
1984 yılında Londra Jeoloji Cemiyeti’nin “Başkanlık Ödülü”nü, 1986’da TÜBİTAK’ın Bilim Ödülü’nü aldı. Aynı yıl İTÜ Maden Fakültesi Genel Jeoloji Anabilim Dalında doçent oldu. 1988’de Neuchâtel Üniversitesi Fen Fakültesi’nden şeref bilim doktoru (Docteur ès sciences honoris causa) pâyesi aldı.
1990 yılında Academia Europaea’ya ilk Türk üye olarak seçildi, aynı yıl Avusturya Jeoloji Servisi muhabir üyesi, 1991 yılında Avusturya Jeoloji Derneği şeref üyesi oldu. 1991 yılında Kültür Bakanlığı’nın Bilgi Çağı Ödülü’nü kazandı. 1992 yılında İTÜ Maden Fakültesi Genel Jeoloji Anabilim Dalı’nda profesörlüğe yükseltildi.
1993 yılında Türkiye Bilimler Akademisi kurucu üyesi oldu, Akademi konseyine seçildi, aynı yıl TÜBİTAK Bilim Kurulu üyeliğine seçildi. 1994 yılında Rusya Doğa Bilimleri Akademisi üyeliğine, Fransız ve Amerikan jeoloji dernekleri şeref üyeliğine seçildi, ayrıca kendisine Fransız Fizik Cemiyeti ve École Normale Supérieure Vakfı tarafından Rammal Madalyası verildi. Şengör 1997 yılında Fransız Bilimler Akademisi tarafından yerbilimleri dalında büyük ödül (Lutaud Ödülü) ile taltif edildi.
1998 Mayıs ayı içerisinde Şengör Collège de France’da misafir profesör olarak bir kürsü işgal etti, burada “XIX. yüzyılda tektoniğin gelişmesine Fransız jeologlarının katkısı” konulu bir ders verdi ve 28 Mayıs 1998’de Collège de France’ın madalyasını aldı. 1999’da Londra Jeoloji Cemiyeti kendisine Bigsby Madalyası’nı tevcih etti.
2000 yılının Nisan ayında Amerika Birleşik Devletleri Ulusal Bilimler Akademisi yabancı üyeliğine seçilen ilk Türk oldu.
Şengör, Collège de France dışında İngiltere’de Oxford (Royal Society Araştırıcı bursuyla), ABD’de California Institute of Technology (Moore Distinguished Scholar olarak) ve Avusturya’da Salzburg Lodron-Paris Üniversitesi’nde misafir profesörlük yapmıştır.
Şengör jeolojide bilhassa yapısal jeoloji ve tektonik dallarındaki çalışmaları ile ün yapmıştır. Bu konuda 6 kitap, 175 bilimsel makale, 137 tebliğ özeti, pek çok popüler bilim makalesi, tarih ve felsefe ile ilgili de iki kitap ve 300’e yakın deneme yazısı yayınlamıştır.
Bunların 1997-1998 yılları arasında Cumhuriyet Bilim Teknik dergisindeki “Zümrütten Akisler” köşesinde çıkmış olanları Yapı Kredi Yayınları tarafından 1999’da Zümrütnâme başlığı altında kitaplaştırılmıştır. Şengör ayrıca pek çok uluslararası dergide editör, yardımcı editör ve yayın kurulu üyeliği yapmıştır ve yapmaktadır.
Kaynak: http://www.yeniakit.com.tr/