Yeni sağ politikalar çerçevesinde devletin konumu ve rolü ciddi bir şekilde sorgulanmaya başlanmış ve yaşanan krizleri aşabilmek için devletin yeni bir kalkınma anlayışı çerçevesinde örgütlenmesi ve çalışması gerektiği iddia edilmiştir.
Bu düşünceye göre devlet, artık doğrudan yapan değil; aktörleri yapabilir kılan ve bütün aktörleri kalkınma çabasında aynı amaç doğrultusunda bir araya getiren bir anlayışa sahip olmalıdır. Çünkü günümüz teknoloji ve dijitalleşme çağıdır ve bu dönem bütün aktörlerin ortaklığını gerektirmektedir. İşte bu çalışma kamu yönetimi alan yazınında yavaş yavaş ilgi duyulmaya başlanan dijitalleşme ve onun temel bir unsuru olan yapay zeka konusuna eğilmektedir.
Çalışmanın temel tezi, yapay zeka tartışmalarının ve çalışmalarının devletin yeni konumu ve işlevi ile doğrudan ilgisi olduğudur. Bu değişim Türk kamu yönetiminin örgütlenmesinde ve işleyişinde de kendisini göstermektedir. 2017 yılında benimsenen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde en önemli konulardan biri olarak dijitalleşme ve yapay zeka görüldüğünden Dijital Dönüşüm Ofisi adıyla bir birim kurulmuştur. Bu yeni yapının görev ve yetkilerinin küresel çaptaki gelişmelere uygun bir şekilde izlenmesi yapay zekanın devletin geleceğini nasıl şekillendireceğini göstermesi bakımından oldukça dikkat çekicidir.
Kaynak: https://dergipark.org.tr/en/pub/ausbf/issue/54549/691119